Evlat edinme hakkında merak edilenleri bu yazımızda bulabilirsiniz. Sorularınızı, aşağıda bulunan yorumlar bölümünden iletebilirsiniz. Hukuki desteğe ihtiyaç duyduğunuzda randevu almak için bizlere ulaşabilirsiniz.
Evlat Edinme Nedir?
Evlat edinme; hiç veya dilediği kadar çocuk sahibi olamama, kimsesiz çocuklara sıcak bir yuva açma gibi bazı özel sebeplerle, evlatlık ile evlat edinen arasında soybağı kuran bir medeni hukuk işlemidir. Bu kurum, Medeni Kanun’un 282. maddesinde düzenlenmiştir. Kanundaki düzenlemeye göre “Soybağı ayrıca evlât edinme yoluyla da kurulur.” Evlat edinme, küçüklerin evlat edinilmesi ile ergin ve kısıtlıların evlat edinilmesi şeklinde iki ayrı başlık altında incelenebilir.
Küçüklerin Evlat Edinme Şartları Nelerdir?
Küçüklerin evlat edinilebilmesi için Medeni Kanun’daki şartlar şu şekildedir:
- Evlât edinilenin, evlât edinenden en az onsekiz yaş küçük olması gerekir.
- Evlat edinilenin, evlât edinen tarafından bir yıl süreyle bakılmış ve eğitilmiş olması gerekir.
- Küçüğün ayrıt etme gücüne sahip olması durumunda rızasının alınması gerekir.
- Küçüğün doğumunun üzerinden altı hafta geçmesi gerekir.
- Evlat edinenin en az ilkokul mezunu olması gerekir.
- Evlât edinenin diğer çocuklarının yararlarının hakkaniyete aykırı bir biçimde zedelenmemesi gerekir.
- Bazı istisnai haller dışında küçüğün ana ve babasının rızasının alınması gerekir.
- Evlât edinmenin her hâlde küçüğün yararına bulunması gerekir.
Medeni Kanun 305 – Küçüklerin evlât edinilmesi Bir küçüğün evlât edinilmesi, evlât edinen tarafından bir yıl süreyle bakılmış ve eğitilmiş olması koşuluna bağlıdır. Evlât edinmenin her hâlde küçüğün yararına bulunması ve evlât edinenin diğer çocuklarının yararlarının hakkaniyete aykırı bir biçimde zedelenmemesi de gerekir. |
Ergin ve Kısıtlıların Evlat Edinme Şartları Nelerdir?
Ergin ve kısıtlılar, fiil ehliyetine sahip olmasına rağmen bir sebeple bu kısıtlanmış olan kişilerdir. Ergin ve kısıtlıların evlat edinilmesi için şu şartlar aranmaktadır:
- Evlât edinenin altsoyunun açık muvafakati gerekir.
- Evlatlığın bedensel veya zihinsel engeli sebebiyle sürekli olarak yardıma muhtaç olması ve evlât edinen tarafından en az beş yıldan beri bakılıp gözetiliyor olması gerekir.
- Diğer haklı sebepler mevcut ve evlât edinilen, en az beş yıldan beri evlât edinen ile aile hâlinde birlikte yaşaması gerekir.
- Ergin olan evlatlık, evlât edinen tarafından, küçükken en az beş yıl süreyle bakılmış gözetilmiş ve eğitilmiş olması gerekir.
- Evli olan evlatlığın eşinin rızasının alınması gerekir.
Ergin ve kısıtlı olanların evlat edinilmesinde temel şartlar yukarıda belirttiğimiz şekildedir. Ancak bu maddeler dışında, küçüklerin evlat edinilmesine ilişkin hükümler de kıyas yolu ile ergin ve çocukların evlat edinilmesi hükümlerine de uygulanmaktadır.
Medeni Kanun 313 – Erginlerin ve kısıtlıların evlât edinilmesi |
Kimler Evlat Edinebilir?
Evlat edinme, beraberinde birçok sorumluluk da getirmektedir. Bu sebeple kanun koyucu, herkesin evlat edinemeyeceğini hükme bağlamış; evli ve bekar olma durumuna göre kimlerin ne şekilde evlat edinebileceğini düzenlemiştir. Medeni Kanun’a göre; evli kişiler, yalnızca eşleri ile birlikte evlat edinebilir. Bu kapsamda evli olan kişiler, eşlerinden bağımsız olarak evlat edinemezler. Her iki eş de evlat almaya açıkça rıza gösteriyor olmalıdır. Ancak eşlerin her ikisinin de rıza göstermesi yeterli değildir. Zira eşlerin birlikte evlat edinebilmeleri için; eşlerin en az 5 senedir evli olması veya her ikisinin de 30 yaşını doldurmuş olması gerekir.
Eşlerden birinin, diğerinin çocuğunu evlatlık olarak alması da mümkündür. Bu durumda ise evlat edinecek eşin otuz yaşını doldurmuş olması veya eşlerin en az iki yıldan beri evli olması gerekmektedir.
Medeni Kanun 306 – Birlikte evlât edinme Madde Eşler, ancak birlikte evlât edinebilirler; evli olmayanlar birlikte evlât edinemezler. Eşlerin en az beş yıldan beri evli olmaları veya otuz yaşını doldurmuş bulunmaları gerekir. Eşlerden biri, en az iki yıldan beri evli olmaları veya kendisinin otuz yaşını doldurmuş bulunması koşuluyla diğerinin çocuğunu evlât edinebilir. |
Evli kimselerin bazı istisnai hallerde tek başına evlat edinmesi de mümkündür. Eğer evlatlık edinmek isteyen evli kişi, 30 yaşını doldurmuş ve diğer eş ayırt etme gücünden sürekli olarak yoksun ise veya iki yılı aşkın süreden beri nerede olduğu bilinmiyor ya da mahkeme kararıyla iki yılı aşkın süreden beri eşinden ayrı yaşamakta ise tek başına evlat edinilebilir. Ancak bu takdirde diğer eş ile beraber evlat edinmenin mümkün olmadığı hususunun ispatlanması gerekir.
Evli olmayan çiftlerin birlikte evlat edinmesine kanun koyucu tarafından müsaade edilmemiştir. Bununla beraber tek başına evlat edinme de mümkündür. Tek başına evlat edinmenin şartları Medeni Kanun’un 307. maddesinde düzenlenmiştir. Kanun’daki bu düzenlemeye göre; evli olmayan kişi, 30 yaşını doldurmuş olması halinde tek başına evlat edinebilir.
Medeni Kanun madde 307 – Tek başına evlât edinme |
Evlat Edinme Şartları Nelerdir?
Kurumun doğrudan kamu hukuku ile ilgili olması nedeniyle kanun bir kısım sıkı koşullar getirmiştir. Evlat edinme şartları tek başına evlat edinme ile evli çiftlerin evlat edinmesi hallerinde farklılıklar göstermektedir. Buna göre, Türk Medeni Kanunu kapsamında evli çiftlerin evlat edinmesi durumunda bu çiftlerin;
- En az 5 yıldır evli olmaları ve 30 yaşını doldurmuş olmaları,
- Evlat edinilenden en az 18 yaş büyük olmaları,
- Evlat edinecekleri küçüğe en az 1 yıl bakmış olmaları,
zorunludur. Evli olmayan çiftlerin ise, yasa gereği birlikte evlat edinmeleri söz konusu değildir. Evli çiftlerin birlikte evlat edinmesi durumunda, evlat edinilenin anne ve babası olarak nüfusa kayıt yaptırılmaktadır.
Tek başına evlat edinmede ise, evlat edinen sadece küçüğün anne veya babası olarak nüfusa kayıt ettirilmektedir. Kişinin tek başına evlat edinebilmesi için, öncelikle 30 yaşını doldurmuş olması zorunludur. Bunun yanı sıra evlat edinenin,
- Evlat edinilenden en az 18 yaş büyük olması ve
- Evlat edineceği çocuğa en az 1 yıl bakmış olması
zorunludur. Bu şartların varlığı halinde evlat edinmek isteyen kişi veya kişiler tarafından, evlat edinme davası açılmaktadır. Ancak burada önemli olan küçüğün üstün menfaatidir. Buna göre, hakim şartların varlığına rağmen küçüğün üstün menfaatinin bulunmadığı kanaatinde ise, davayı reddetmektedir.
Evlat Edinmede Küçüğün Anne Babasının Rızası Gerekir Mi?
Küçüğün anne ve babası belirli ise, kanun onların da rızasının alınması gerektiğini düzenlenmiştir. Buna göre, evlat edinmede anne ve baba belirli ise, rızası şarttır. Ancak bu rıza, küçüğün doğumundan itibaren 6 hafta geçmedikçe verilemez. Küçüğün anne ve babası belirli değilse veya bilinmiyorsa, rıza şartı aranmamaktadır.
Hangi Hallerde Küçüğün Evlat Edinilmesi için Anne-Babasının Rızası Aranmaz?
Küçüğün evlat edinilmesinde, anne ve babasının rıza göstermiş olması şarttır. Rıza, küçüğün veya ana ve babasının oturdukları yer mahkemesinde sözlü veya yazılı olarak açıklanmalı ve bu suretle de tutanağa geçirilmelidir. Ancak bazı hallerde, küçüğün yararı üstün tutulmuş ve anne-babasının rızası dahi aranmamıştır. Buna göre;
- Küçüğün kim olduğu veya uzun süreden beri nerede oturduğu bilinmiyorsa veya
- Küçük ayırt etme gücünden sürekli olarak yoksun bulunuyorsa,
- Anne-baba küçüğe karşı özen yükümlülüğünü yeterince yerine getirmiyorsa
evlat edinme koşulları kapsamında anne-babadan rıza alınması gerekmez.
Nasıl Evlat Edinilir?
Yukarıda bahsedilen gerekli koşulları taşıyan ve evlat edinme arzusunda olan kişiler, iki şekilde bu arzularını gerçekleştirebilir. Yöntemlerden ilki, ülkemizde çok sayıda bulunan Çocuk Esirgeme Kurumları’ndan evlat edinmektir. Bir diğer yöntem ise; küçüğün, kendi ailesinden veya vasisi bulunuyor ise vasisinden rıza alınarak evlat edinilmesidir. Bu takdirde evlat edinmeye mahkeme karar verecektir.
Evlat edinmeye ilişkin davalara bakmakla görevli mahkeme Aile Mahkemeleridir. Bununla beraber Aile Mahkemelerinin bulunmadığı adliyelerde; Asliye Hukuk Mahkemesi, Aile Mahkemesi sıfatıyla evlat edinmeye ilişkin davaları hükme bağlar.
Söz konusu dava incelenirken evlat edinmenin uygunluğu denetlenir; bu suretle uzman raporu alınır ve gereken diğer araştırmalar yapılır. Yapılan araştırmalar neticesinde mahkemenin, evlat edinmeyi uygun bulması şarttır. Mahkemeden olumlu karar çıkması ile birlikte evlat edinmenin devamındaki süreçler gündeme gelir. Evlat edinilen, evlat edinenin nüfusuna geçirilir; bu suretle aralarında soybağı kurulur.
Medeni Kanun 315 – Şekil ve Usul Evlât edinme kararı, evlât edinenin oturma yeri; birlikte evlât edinmede eşlerden birinin oturma yeri mahkemesince verilir. Mahkeme kararıyla birlikte evlâtlık ilişkisi kurulmuş olur. |
Çocuk Esirgeme Kurumundan Evlat Edinme Nasıl Yapılmaktadır?
Bir küçüğün evlat edinilmesi için ilk yöntem mahkeme yoluyla başvuru yapılmasıdır. Bu yöntemde yukarıda belirtilen şartların varlığı halinde, ilgili kişiler tarafından evlat edinme davası açılmaktadır. Bu dava sırasında hakim gerekli incelemeleri yapmakta ve küçüğün üstün menfaati gereği karar vermektedir. Evlat edinmede diğer bir yol ise, aracı kurumlar vasıtasıyla evlat edinmedir. Aracı kurumlar denildiğinde ilk akla gelen Çocuk Esirgeme Kurumudur. Ancak Çocuk Esirgeme Kurumu’na bağlı diğer organlar vasıtasıyla da bu işlemler gerçekleştirilebilmektedir. Çocuk Esirgeme Kurumundan veya bağlı organlardan evlat edinilmek istenirse;
- Çiftin en az 5 yıl evli olması,
- Evlat edinecek kişi evli değil ise en az 30 yaşında olması,
- Herhangi bir psikolojik soruna sahip olmaması,
- En az ilkokul mezunu olması,
- Herhangi bir yüz kızartıcı suçu olmaması,
gibi birtakım şartlar aranmaktadır. Görüldüğü üzere, evlat edinme şartları, yasal prosedürlere sıkı şekilde uyulmasını gerektirmektedir. Bu nedenle süreçte herhangi bir hak kaybı yaşanmaması adına, konusunda hukuki destek almakta fayda bulunmaktadır.
Evlat Edinmenin Hukuki Sonuçları Nelerdir?
Evlat edinmenin en önemli sonucu evlatlık ile evlat edinen arasında soybağı kurulmasıdır. Bu yönüyle evlat edinme, “koruyucu aile” kurumundan ayrılır. Medeni Kanun 314 hükmüne göre; evlat edinme ile birlikte anne-babaya ait olan haklar ve yükümlülükler evlat edinene geçer. Nitekim evlat edinenin nüfus kaydı da evlat edinenlerin ismi yer alacak şekilde değiştirilir. Bu işlemle beraber küçük olan evlatlığın soyadı da değişir ve evlat edinenin soyadını alır. Ancak ergin olan evlatlıklar bakımından soyadını alma zorunluluğu bulunmamaktadır. Bu hallerde ergin evlatlık, dilerse evlat edinenin soyadını alabilir.
Evlatlık Mirasçı Olur mu?
Evlat edinme ile beraber evlat edinilen ve evlatlık arasında soybağı kurulur. Bu kapsamda evlatlık, evlat edinene kan ve sıhri hısımı gibi bağlı kabul edilir. Bu sebeple evlatlık ve altsoyu, evlat edinene kan hısımı gibi mirasçı olur ve evlilik içi doğan bir çocukla miras hakkı aynıdır. Bu husus Medeni Kanun’un 314.hükmünde “Evlâtlık, evlât edinenin mirasçısı olur” ifadesi ile de açıklığa kavuşturulmuştur.
Medeni Kanun Madde 314 – Hükümleri Ana ve babaya ait olan haklar ve yükümlülükler evlât edinene geçer. Evlâtlık, evlât edinenin mirasçısı olur. Evlâtlık küçük ise evlât edinenin soyadını alır. Evlât edinen isterse çocuğa yeni bir ad verebilir. Ergin olan evlâtlık, evlât edinilme sırasında dilerse evlât edinenin soyadını alabilir. Eşler tarafından birlikte evlât edinilen ve ayırt etme gücüne sahip olmayan küçüklerin nüfus kaydına ana ve baba adı olarak evlât edinen eşlerin adları yazılır. Evlâtlığın, miras ve başka haklarının zedelenmemesi, aile bağlarının devam etmesi için evlâtlığın naklen geldiği aile kütüğü ile evlât edinenin aile kütüğü arasında her türlü bağ kurulur. Ayrıca evlâtlıkla ilgili kesinleşmiş mahkeme kararı her iki nüfus kütüğüne işlenir. Evlât edinme ile ilgili kayıtlar, belgeler ve bilgiler mahkeme kararı olmadıkça veya evlâtlık istemedikçe hiçbir şekilde açıklanamaz. |
Medeni Kanun 500.maddesinde ise “Evlâtlık ve altsoyu, evlât edinene kan hısımı gibi mirasçı olurlar. Evlâtlığın kendi ailesindeki mirasçılığı da devam eder. Evlât edinen ve hısımları, evlâtlığa mirasçı olmazlar” denilmiştir. Kanundaki bu düzenlemeye göre evlatlık ve evlatlan edinen arasında tek yönlü mirasçılık bulunmaktadır. Diğer bir anlatımla evlatlık, evlat edinene mirasçı olabilirken; evlat edinen, evlatlığa mirasçı olamaz. Evlat edinene mirasçı olan evlatlığın, aynı zamanda kendi öz ailesindeki miras hakkı da varlığını korur. Küçüğün miras hakkını zedelemek istemeyen kanun koyucu, evlatlığın hem kendi öz ailesine hem de evlat edinene mirasçı olacağına hükmetmiştir.
Evlatlığın miras hakkına ilişkin bir başka önemli husus ise; evlatlığın yalnızca evlat edinene mirasçı olabileceğidir. Diğer bir anlatımla evlatlık, evlat edinenin kan hısımlarının yani anne-babası, kardeşi gibi yakınlarının mirasçısı değildir. Bu husus Yargıtay Kararlarında da ifade edilmektedir.
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2017/2282 E. 2021/892 K. 17.06.2021 T. “4721 Sayılı Türk Medeni Kanunun 314/2. maddesine göre evlatlık evlat edinene mirasçı olur. Aynı kanunun 500. maddesi hükmüne göre ise evlatlık ve alt soyu sadece evlat edinen yönünden kan hısımı gibi mirasçı olur. Evlat edinenin kendi miras bırakanlarından daha önce ölmesi halinde evlatlığın evlat edinenin miras bırakanlarına mirasçı olacağına ilişkin yasada bir hüküm bulunmamaktadır. Somut olayda; mirasbırakan …’ın 18.01.2016 tarihinde, mirasbırakanın kardeşi …ise mirasbırakandan önce 08.02.2007 tarihinde vefat ettikleri anlaşılmıştır. Mirasbırakan …’ın kardeşi …’den sonra ölmesi nedeni ile …’in evlatlığı …’in mirasbırakan …’ın mirasçısı olması yasadaki düzenleme gereği mümkün değildir. O halde mahkemece, mirasbırakan … mirasçılarının yalnızca Itır … ve … olarak belirlenmesi gerekirken mirasbırakanın kendisinden önce ölen kardeşinin evlatlığı …’in de mirasçı olarak kabul edilerek mirastan pay verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.” |
Evlat Edinme Davası Nedir?
Soybağının kurulması kural olarak, çocuk ile ana arasında doğumla gerçekleşmektedir. Çocuk ile baba arasında soybağı ise, ana ile evlilik, tanıma veya hâkim hükmüyle kurulmaktadır. Aynı şekilde bu yolların dışında evlatlık edinme de soybağının kurulması yollarından biridir.
İşlemlerinin tamamlanması ile, evlat edinen ile evlatlık arasında soy bağı kurulmaktadır. Ancak bu yolla kurulan soybağı, diğer yollardan farklı olarak kan bağına dayanmamaktadır. Evlatlık edinmede ise, soybağı mahkeme kararı ile kurulmaktadır. Ayrıca evlat edinilen kişi, evlat edenene birinci dereceden mirasçı olmaktadır.
Evlat edinme ile soybağı ancak mahkeme kararı ile kurulmaktadır. Ancak bu yolla soybağının kurulmasının da birtakım şartları mevcuttur. Bu şartların varlığı tek başına yeterli değildir. Bu şartların varlığı halinde, mahkemede evlatlık edinme davası açılması zorunludur. Bu dava, Aile Mahkemelerinin görevine girmektedir. Bu nedenle davanın Aile Mahkemelerinde açılması gerekmektedir. Yetkili mahkeme, ise eşlerden birinin yerleşim yeri mahkemesi veya evlat edinecek kişinin ikametgah yeri Aile Mahkemeleri olarak belirlenmiştir. Bu kapsamda sürecin zamanında ilerlemesi açısında davanın yetkili ve görevli mahkemede açılması önemlidir.
Evlat Edinme Yaşı Nedir?
Medeni Kanunumuzda bu kurum ile ilgili bir kısım yaş düzenlemeleri getirilmiştir. Sınırlamalardan biri, evlat edinen ile evlat edinecek kişi arasındaki yaş farkıdır. Bu kapsamda Medeni Kanuna göre, evlat edinenin, evlat edinilen kişiden en az 18 yaş büyük olması gereklidir. Ayrıca evli olmayan kişinin evlât edinebilmesi için, 30 yaşını doldurmuş olması zorunludur. Evli olan kişiler ise, ancak birlikte evlat edinebilirler. Bu kapsamda kanunda evlat edinmek isteyen eşlerin en az beş yıldan beri evli olmaları veya otuz yaşını doldurmuş bulunmaları şartları aranmaktadır. Eşlerden biri, en az iki yıldan beri evli olmaları veya kendisinin otuz yaşını doldurmuş bulunması koşuluyla diğerinin çocuğunu da evlat edinebilmektedir.
Kamu hukukundan olması sebebiyle bu kurum oldukça sıkı şekil şartları barındıran bir kurumdur. Bu süreçte herhangi bir eksiklik olmaması veya hak kaybı yaşanmaması adına konusunda hukuki destek almak faydalı olacaktır.
Yorumlar